CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında!

CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında! CyberPet 2. sayısı yayında!

EVOLVED SELF – Conversation Series with Contributors

EVOLVED SELF – Conversation Series with Contributors

BY Nilsu Öztürk

moda

16 Nisan 2025

Evolved Self, yapının ve kimliğin sürekli dönüşümünü ele alan, bedenin kendini yeniden şekillendirme potansiyelini sorgulayan bir moda çekimi. Bu röportaj serisinde, Evolved Self çekiminde yer alan kreatif isimlerle tasarım anlayışlarını, üretim süreçlerini ve geleceğe dair perspektiflerini konuştuk. Bu isimlerden biri moda tasarımcısı Fatma Süleymanoğlu:

Kendinizi ve yaratıcı kimliğinizi nasıl tanımlarsınız?

Kendi kimliği ile yaratıcı kimliği iç içe geçmiş biri olarak, tasarımlarımda sunduğum dünyanın aslında beni de en iyi yansıtan şey olduğunu düşünüyorum. Yaratıcı kimliğimi özellikle de yapıbozumcu/anti-estetik bir yaklaşım ve hikâye anlatımı üzerinden şekillendiriyorum. Tasarımın her zaman estetik kaygılarla sınırlı olmaması gerektiği kanaatindeyim. Kaba, ticari gözden uzak bir parçanın sarsıcı ve düşündüren tarafını seviyorum. Tasarım ile sanat eseri arasında ince bir bağ olması fikri hoşuma gidiyor. İlham aldığım kaynaklar ise birçok kreatif insan gibi: filmler, psikoloji ve hayat.

Evolved Self çekiminin konseptini sizinle ilk paylaştığımda, yani ortada daha çekimin kendisi yokken, aklınıza ilk gelen kelime veya görüntü ne oldu?

“ALL PHYSICAL MATTER IS SUBJECT TO DECAY, ROTTING, AND DEATH.”

Görsel olarak, koleksiyonum için yaptığım bir kolaj çalışması aklıma geldi.

cover image

Eğer bedenlerimiz gerçekten yeni formlar üretebilseydi, bu sizin tasarım anlayışınızı nasıl değiştirirdi?

Bu durum giysi tasarımına tamamen yeni bir boyut getirirdi, tasarımlar belki de kitsch bir çamaşır makinesi örtüsüne benzeyebilirdi. Benzer bir soruyu dijital moda dünyasına adım attığımda kendime sormuştum. Yakın gelecekte, bence şekilsiz, bedensiz tasarımları metaverse’de göreceğiz.

Bir tasarımın “tamamlandı” dediğiniz anı nasıl anlarsınız? Yoksa tasarımın hep evrilebileceğini mi düşünüyorsunuz?

Üretilmiş bir tasarımın kendine ait bir serüveni olduğuna ve kendi döneminden daha uzun süre var olacağına inanıyorum. Tasarımın evriminin hiçbir zaman bitmeyeceğini düşünenlerdenim. Ürünün fiziksel şekli her zaman değişmek zorunda olmayabilir, ancak felsefi olarak zamanla anlamı evrilmeye devam eder. O sebeple, ben bir koleksiyonu bitirsem de eminim ki ürettiğim tasarımlar başka ellerde, başka dönemlerde başka anlamlara evrilecek.

Teknolojinin, özellikle yapay zekânın, moda ve tasarım üzerindeki etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Her teknoloji hayatımıza hem fayda hem de zorluklar getiriyor, yapay zekâ da bunlardan biri. Yaratıcı sektörlerde, özellikle tasarım ve sanat alanlarında, olumlu/olumsuz büyük değişimlere yol açacak gibi görünüyor. Bu teknoloji, belki çoğu sektöre zamandan kazandırsa da aynı zamanda telif hakları ve özgünlük gibi sorunları da gündeme getiriyor. Yine de insan yaratıcılığının her zaman otantik ve özel kalacağını düşünüyorum. Yapay zekâ yaratıcı süreçleri hızlandırsa da sonunda insanın emeği ve vizyonu, tasarımların değerini belirleyecek. Dijital avatarların ve yapay zekânın popülerleşmesiyle dijital dünyada yeni fırsatlar ortaya çıkacak belki de, ve uzun vadede bu teknolojiler, insan elinden çıkan tasarımları tıpkı haute couture gibi daha özel ve değerli kılacaktır.